Gözden kaçırmayın

Büyük Taarruz 4. Uluslararası Kısa Film Festivali’nde konuşan MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, Türk milletinin destansı mücadelesine ve Gazze’deki direniş ruhuna vurgu yaptı. Taytak, “Bu festival, geçmişle geleceği buluşturan bir köprüdür” dedi.
Büyük Taarruz’un ruhu sanatla buluştu
Büyük Taarruz 4. Uluslararası Kısa Film Festivali kapsamında gerçekleştirilen programda, Milliyetçi Hareket Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak bir konuşma yaptı. Konuşmasında hem Türk milletinin destansı mücadelesine hem de Gazze’deki direniş ruhuna dikkat çeken Taytak, sanatın bir milletin hafızasındaki önemine vurgu yaptı.
Vekil Taytak konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bugün, bu mübarek topraklarda yalnızca bir film festivalini değil, bir milletin yeniden diriliş ruhunu kutluyoruz. Büyük Taarruz, bir askeri zafer olmanın ötesinde, Türk milletinin esareti reddedişinin, bağımsızlık tutkusunun ve iman dolu yüreğinin sembolüdür. Bu topraklarda atılan her adım, bir destanın izidir. Bu topraklarda yankılanan her ses, ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyen bir milletin kararlılığıdır. Bugün, aynı kararlılığı sanatın diliyle, kameranın gözüyle, yüreğin sesiyle dünyaya anlatıyoruz. Çünkü sanat da inançla, cesaretle ve yürekle yapılır. Filmler, tıpkı milletimizin destanı gibi özdür, yoğundur, derindir. Az zamanda çok şey anlatır. Tıpkı ecdadımızın, en zor şartlarda en büyük zaferleri kazanması gibi.”
“Bir milletin gücü kültüründen, sanatından ve hafızasından gelir”
Sanatın birleştirici gücüne vurgu yapan Taytak, kültür ve sanatın bir milletin hafızasında taşıdığı öneme dikkat çekti:
“Bu festival, geçmişle geleceği buluşturan bir köprüdür. O köprünün bir ucunda Dumlupınar’da, Kocatepe’de yazılan kahramanlık destanı; diğer ucunda o destanı sanatın diliyle yeniden anlatan sanatçılarımız vardır. Biz biliyoruz ki, bir milletin gücü sadece askeri kudretinden değil; kültüründen, sanatından ve hafızasından da gelir. Ecdadın emaneti olan bu vatan, kalemle, fırçayla, kamerayla, notayla yaşatıldıkça sonsuza kadar var olacaktır.”
“Gazze yalnız değildir”
Konuşmasının devamında, festivalde yer alan “Anka Kuşu Gazze” adlı kısa filmden de bahseden Taytak, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekti:
“Anka Kuşu Gazze, yalnızca bir kısa film eseri değil; küllerinden yeniden doğan bir halkın umutla yoğrulmuş mücadelesinin hikayesidir. Anka kuşu, Gazze’de bu çağın en acı gerçeğini, insanlığın suskunluğuna karşı bir haykırışı, bir vicdan çağrısını taşımaktadır. Nasıl ki Türk milleti tarih boyunca küllerinden doğmayı bilmiş, esareti reddetmişse; Gazze’deki direniş de aynı ruhtan, aynı inançtan beslenmiştir.”
Taytak, mazlumun duasının daima galip geleceğini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
“Bu film bize bir kez daha hatırlatıyor ki; zalimin zulmü ne kadar büyük olursa olsun, mazlumun duası ve direnişi daima galip gelir. Bugün burada, Gazze’deki masum çocukların, annelerin, gençlerin sesi olmanın onurunu yaşıyoruz. Cenab-ı Allah, bir daha Türk-İslam coğrafyasına ve hiçbir millete Gazze’deki gibi bir zulmü, bir yokluğu, bir ölüm sessizliğini yaşatmasın. Gazze yalnız değildir. Mazlumun duası sahipsiz kalmayacaktır.”
Vekil Taytak konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:
“Şükürler olsun ki bugünlerde katil İsrail’e karşı verilen mücadele, Gazze’de barışın nefesi olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendiye, Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Beyefendiye, milletimize ve pek çok İslam ülkesine Gazze’nin sesi oldukları için teşekkür ediyor, Allah hepsinden razı olsun diyorum.”
Yorumlar
Yorum Yap